15 Mayıs 2010 Cumartesi

Dünyanın En Yüzeysel İnsanı #1

Dünyanın en yüzeysel insanı diye bir seri yazmaya karar verdim. Bu seride karşılaştığım insanların yüzeysel düşüncelerini ve hayata bakışlarını yazacağım.İşte ilk örneğimiz:

Geçen hafta Nişantaşı'ndaki bir ilköğretim okulunda düzenlenen ALES sınavında görevliydim. Benimle aynı sınıfta görevli olan ve o okulda öğretmenlik yapan gözetmen önce yeni öğretmenlerin ne kadar bencil ve bireyci olduğundan, onlarla yaptığı sendika muhabbetlerinden bahsedip bu öğretmenlerin yetiştireceği öğrencilerden hiçbir şey olmayacağı ve Türkiye'nin değerlerinin (artık onlar nelerse) yakın zamanda tamamen kaybolacağı çıkarımında bulundu. Ben de Türkiye'nin değerleri diye modernliği, toplumsallığı ve sosyalliği kasıtettiğini varsayarak hak verdiğimi belirtici birkaç söz söyledim.

Daha sonra söz döndü dolaştı benim ne işyaptığıma geldi ve "Neden üniveristede kaldın? Büyükşehir belediyesinde iş bulamadın mı ki?" dedi. Kısa ama havadaki su buharını bile çıtır çıtır dondurduğu için uzun hissedilen bir aradan sonra "Hayır. En büyük hayalim akademisyen olmaktı. O yüzden üniversitede kaldım" diye cevapladım. Öğretmen arkadaş da şöyle bir durdu ve artık beni ne kadar yakın hissetiyse "Zaten senin benim gibileri oraya almazlar. Arkanda dayının olması gerekli" diye cevap verdi ve yanımdan uzaklaştı. Şimdi döver misin sabaha mı bırakırsın bu adamı? Öğrenme ile değil de şartlı refleksler ile hareket ettikleri için bu insanların gerçekten beyine ihtiyacı yok. Demek ki sorun sadece yeni nesil öğretmenlerde değil.

Doktora Ne Zaman Biter?


Bir doktora öğrencisine sorulabilecek en talihsiz sorudur. Hele de uzatmaları oynuyorsa. Ya deneyleri sıkışmıştır ya da yazma aşamasında bunalmıştır artık. Size hiç beklemediğinz bir tepki verebilir. Benim de son zamanlardaki durumum bu. Üstüne üstlük rastlantı bu ya farklı farklı insanlar birbirleriyle ilgisiz ortamlarda sordular malum soruyu son zamanlarda bana. İlk soranlar epey esip gürledim. Artık kaderime razı oldum be de “kısmet” diye cevap veriyorum.
Şaka bir yana iş artık iyice ciddiye bindi. Tünel epey kısaldı artık. Karşıda da bir ışık var ama tünelin sonun ışığı ı yoksa karşıdan gelen kamyonun ışığı mı belli değil.
Sürekli yeni yeni merakların çıkması artık sorun yaratmaya başladı hem acele ediyorum hem de marakıma yenik düşüp şunu da deneyim bunu da deneyim diye macun gibi uzatuyorum sonsuz olasılıktaki denemeleri. Artık dizginleri sıkıp ayağa kalmanın zamanı geldi yalnız.