16 Mart 2010 Salı

Ignorance is bliss

Ne yapıyoruz ki biz? Bir beherin içerisine paraları koyup yakıyor muyuz? Çevre kirliliğini değerlendirmek ve önlemek uğruna çevreyi daha da mı kirletiyoruz?
Sanırım parayı verenler böyle bakıyorlar bilim dünyasına. Bilimsel harcamalara ayrılan bütçeleri dağıtmakla yükümlü bilim adamları da sanırım bu şekilde değerlendiriyorlar. Bizler bir beherin içerisine paraları koyup yakıyoruz hergün milyon dolarlık cihazların yanında.
Aslında ne güzel olurdu hiç bilmesek DDT'nin kanserojen olduğunu ya da ne bileyim bazı kimyasalların hormon sistemini bozucu etkilerinin de bulunduğunu. İnsanlar hem bu araştırmalara kaynak ayırmak zorunda kalmazdı hem de neden hasta olduğu, neden öldüğü konusunda kendilerini sıkmazlardı. Ecele bağlanırdı herşey. Kader olurdu kısmet.
Artık olay o seviyeye geldi ki bilim adamları birer dilenciden, oportünist ikiyüzlüden farksızlaşmaya başladılar bilimsel bilgi üretmek uğruna. Zaten yaşamak için kazandıkları azıcık parayı bilgi üretmeye bağlamış insanların burnuna halka geçirmekten başka birşey değildir bugün bütçeleri belirleyenlerin ve dağıtanların yaptıkları.

Kim ne derse desin bilimsel araştırmaya harcanan bütçe sorgusuz olmalıdır. Tabii ki denetim mekanizmaları ve yanlış kullanım sonucu gerekli yaptırımları olmalıdır. Ama kimse neden solvent istediğini ya da neden beher istediğini bir bilim adamına sormamalı. E o zaman çok fazla kaçak olur, kötüye kullanılır diyorsanız zaten bugünkü durum da çok sağlıklı değil. Biryerlerde oturan birileri anlamadıkları konulardaki projelerin bütçelerini onaylıyor ya da onaylamıyorlar. Herşey ahbap-çavuş ilişkisine bağlanmış durumda. Siz bütçeyi dağıtan birimin başını tanıyorsanız ne ala. Eğer tanımıyorsanız en özgün projenizin bile bütçesi zorla ve büyük kesintiler ile onaylanır. Hele bir de komisonyon başı ile zıt gitmişseniz yanlışlıkla, mümkün değil projenize ödenek sağlamanız.
Bahsettiğim tip açık ödeneklerin yalnış kullanımını minimize edecek son derece etkin mekanizmalar mevcut. Tabii bunları kullanmak halkaya bağlı ipi tutanların işine gelmemekte. Herhalde eninde sonunda dürüst birleri gelip bir şekilde düzeltecek bozuklukları. O zamana kadar biz de ellerimizi açıp tevekkülle bekleyeceğiz ödeneklerimizi.

Hiç yorum yok: